çekim yasası

Bu dönem kafayı taktığım hadise. İnandıkça oluyor oldukça inanıyorum. Olanları anlatıp işin büyüsünü bozmak istemiyorum ama sanırım hayatı güzel yaşamanın bir ipucunu buldum. Bence bir araştırın deneyin. Minik şeylerle başlayıp daha güzellerine evrilecek. Denemekten zarar gelmez ya.

Gülümseyin. Çekiyor. Gerçekten de.

Ellerinizi açın dua edin, Allahtan isteyin. Verirse bir hayır, vermezse bin hayır vardır. Hadi eyw

Duyduğum en saçma seylerden. Koltukta oturup kanalın değişmesini 40 yıl iste/dile kanal değişmez. Fakat kumandayı alır bir tuşa basarsan kanal değişir. İnsan yaptığı eylemlerle bir şeyleri kendine çeker onu ne kadar istediğiyle veya düşündüğüyle değil. Bence bir şeyi gerçekten istiyorsanız en kısa sürede harekete geçin ve daha fazla zaman kaybetmeyin.

bence bu çok doğru. bir şeyi ne kadar söylerseniz başınıza geliyor. özellikle şarkılarda ben buna çok rastlıyorum. çoğu şarkının sözleri depresif, olumsuz ve kötü şeyleri çağırıyor. mesela: emircan iğrek- zemin şarkısı. link şarkının tüm sözleri olumsuzluk çağırıyor. zaten yorumlara da yazmışlar hep tam bundan kötüsü olamaz dedim daha kötüsü oldu diye. bundan sonra hep kötü şarkı sözlerini olumlu şekilde değiştirerek söylüyorum. fark etmeden hayatımıza bir sürü kötülük çağırıyoruz çünkü.

aynı türk telekom gibiyim amk. ne kadar söylersem söyleyeyim yine olmuyor yine çekemiyorum kendime bir şeyleri hajcndnx

benim aklıma da newton un kütle çekim kanunu geldi. GmM/r2

istediğimiz şeyleri elde etmenin düşünsel boyutu gibi düşünebiliriz bunu. bir şeyleri elde etmek için zaten çaba göstermek gerekir oturduğun yerden istemek yetmez. işte çekim yasasıyla bunlara biraz daha kendimizi inandırıyoruz, güdüleniyoruz da diyebiliriz. çekim yasasını kullanırken önce bize verilenlere şükrediyoruz. yani sahip olduklarının farkına varmak, kıymet bilmek gibi düşüün. sonra hayatında olmasını istediğin şeyleri sanki olmuş gibi ifade ediyorsun. bunları yaparken sadece yazmak ya da sözle ifade etmek yeterli değil aslında önemli olan gerçekten istiyor musun, sen buna inanıyor musun mevzu bu.

uzun vadeli baktığımızda, dinde de “allah yaşatmayacağı hayali kurdurmaz” diye geçen, kısa vadede ise tesadüf diye bildiğimiz, tesadüf diyebildiğimiz yasa. evren kimisi için allah, kimisi için inek, kimisi için de güneş falan filan. yerine göre de bir araç. bu olay ve durum bana hep bütün bu insanların bir hayatın içinde değil, bilmem kaçlarca ayrı hayatın bu evrende yaşandığını hatırlatıyor. iki zıt düşünce aynı anda karşılanamaz sanıyoruz ama karşılanıyor, gerçekleşiyor. zaten her şeyden ve herkesten bağımsız olan bir hayatı yaşadığımızı anladığımız zaman adına çekim yasası demesek bile bu yasanın altında yaşamaya başlıyoruz artık. evren müthiş bir güç. müthiş bir inanç.

(bkz: aldım kabul ettim öyle de oldu)

Beğendiğim biri vardı tee kaç ay önce. 2 gün önce yazdı. Saçma akmayan bir diyalog oldu. Benimkilerin biraz kafasına geç dank ediyor maalesef.

odaklandığın herhangi bir düşünceyi, bir olayı hayatına çekmektir... başlarda inanmasam da düşününce olumlu şeyleri de, olumsuz şeyleri de fazlaca düşünerek hayatıma çektiğimi gördüm... vakit olumluyu çekme vaktidir...

(bkz: kendini gerçekleştiren kehanet) / (bkz: self fulfilling prophecy) (bkz: Pygmalion etkisi)

(#4405678) bahsi geçen reis resim kursuna yazılmış. Yazdı bana danışmanlık veriyorum şaka gibi gerçekten

(#4546038) Ben enerjimin bazen inanılmaz olduğuna birkaç saat önce karar verdim. Bu entirimi dün akşam girmiştim. Derken bugün sabah bir işim çıktı ve beş yıldızlı bir otele gitmem gerekti. Otelin kapısına dönerken omuzları sarı çizili, ellerinde valizleri olan müthiş ötesi birkaç bey gördüm. Yok artık derken inip içeri girdim. Lobide oturup bekleyin dediler bir döndüm ki lobide o beylerden daha onlarcası... Oturmuşlar, yanlarında valizleri, valizlerin üstünde asılı şapkaları, jilet gibi pantolonları ve daha nicesi. Gittim lobiye, biraz da uzun bekledim. Onlar bana baktı ben onlara baktım. Kimse kusura bakmasın hiç de çekinmeden baktım ndndn çok hoş bir sürprizdi. Sonra bir servis gelip onları aldı. Allah'ım nasıl havalı yürüyorlar ya. Sonra aradan geçti bir on dakika, ben de tam içimden diyorum bunların yabancı olanları daha da seksi oluyor falan. Bir baktım bir sarışın mavi gözlü fit pilot bey elinde valizi geliyor. Ohh dedim biraz da onu izledim. Her günüm böyle geçse hiç sesimi çıkarmam yemin ederim.

Yok karma, yok çekim yasası,yok yükselenler burçlar , yok tarot ,deli olursunuz ablam yazık.

"ne verirsen elinle o gelir seninle" atasözünün karşılığı inanç türü. temelinde sürekli istemek, enerjiyi yönlendirmek var. "büyük konuşma, başına gelir" demek de aslında bu inanca ait.

benim çekim gücüm düşük ya da hep dert bela çekiyorum. bir yerde bi bağlantı problemi var gibi geliyor bana.

Uzun zamandır izlemek isteyip ertelediğim bir yapım vardı. Ama yıllardır erteliyordum. İçinde adım geçiyormuş meğer. Hem de şans olarak kullanılıyormuş. Onu izleyip mutlu oldum. Çekim yasasıyla bir alakası olduğuna eminim.